DEÜ YDY hazırlık bölümü final sınav sonuçları ve öğrencilerin tepkileri hakkında açıklama

Dokuz Eylül Üniversitesi, Yabancı Diller Yüksekokulu, Hazırlık Bölümünde, 2013-2014 öğretim yılı, 30 Haziran-1 Temmuz tarihlerinde yapılan yıl sonu final sınavında bir çok öğrenci başarısız olmuştur. Final sınavlarından önce bütünlemeye kalacak öğrenciler için kurs açılacağı duyurulmuştur. Öğrencilere sonuçlar duyurulduktan hemen sonra 10-11 Temmuz’da yapılacak olan bütünleme sınavına hazırlık kursu adı ile 5 günlük ve paralı (125 TL) bir kurs başlatılmıştır. Kurs materyali fotokopi olacak ve bedeli de öğrenciler tarafından karşılanacaktır. Hazırlık eğitimi alıp sınavlardan beklenmedik biçimde başarısız olan çok sayıda öğrenci bir araya gelmiş ve final sınavında haksızlık yapıldığını ve öğrencilere müşteri gözüyle bakıldığını beyan eden bir oluşum ile eyleme geçmişlerdir.

YDY’de yaşanan birtakım gelişmeler olayların bu aşamaya gelmesinde etkili olmuştur!

Hazırlık Bölümü’nde bu öğretim yılında modül sistemi adı ile yeni bir sistem uygulamaya konmuştur. Bu sistem derse giren öğretim elemanlarının bilgisi dışında karara bağlanmış ve güz döneminin ilk ders gününde öğretim elemanları haberdar edilmiştir. Ayrıca ders kitaplarının değiştiğini bile öğretim elemanları ilk ders günlerinde öğrenmişlerdir. Hiç hazırlıkları olmadan o gün derslerine girmişler ve sistemle ilgili öğrencilerinin sorularına 2 ay boyunca net yanıt veremeden derslerine devam etmişlerdir. Sistem ile ilgili ayrıntılı bilgi ise öğretim faaliyetleri başladıktan 2 ay kadar sonra yapılan toplantı ile öğretim elemanlarına verilmiştir. Toplantıda tutanak tutulmamıştır. Sorulan sorular, kaygılar dikkate alınmamıştır. Sistem ile ilgili aksaklıklar hem öğrenciler hem öğretim elemanları tarafından yazılı dilekçe veya sözlü olarak dile getirildiyse de dikkate alınmamıştır. Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Şube olarak okulumuzda yaşanan sorunları okul müdürü ve rektörlük ile yazılı ve sözlü olarak paylaştık. Ne yazık ki belirttiğimiz sorunlara çözüm yolunda hiçbir yanıt alamadık. Sonuç olarak bugün final sınavından başarısız olmuş çok sayıda öğrencimiz olduğu ve bu arkadaşlarımızın sınavı geçebilmek için paralı bir kursa umut bağlamaları gerçeği ile yüz yüzeyiz.

Öğrenciler sınavlarda başarısız olabilirler ancak çok sayıda öğrencinin başarısız olması ne yazık ki sendika olarak da altını çizdiğimiz öğretim elemanlarının ve öğrencilerin katılımı olmaksızın alınan tepeden inme kararların (sistem değişikliği, materyal değişikliği, materyal seçimi, yönetmelik değişiklikleri, sınav sorularının niteliği ve değerlendirme ölçütlerinin belirlenmesi, geçme notunun belirlenmesi) işletilmesi nedeniyle gerçekleşmiştir.

Final sınavları nasıl değerlendiriliyor?

Hazırlık Bölümü final sınavında öğretim elemanlarının sınav kâğıtlarını değerlendirme konusuna ilişkin açıklama yapmakta yarar görüyoruz. Final sınavı dinleme, konuşma, yazma ve test olmak üzere dört bölümden oluşmaktadır. Dinleme, konuşma ve yazma %15’er ve test %55 oranında hesaplanır ve toplam not geçme notu olarak belirlenir. Tüm sınav soruları bir komisyon tarafından özenle hazırlanır ve soruları sınavı uygulayacak olan öğretim elemanı görmez. Dinleme sınavı yanıtları yine komisyon tarafından hazırlanmış anahtara göre notlanır, toplam notun%15’i alınır ve kaydedilir. Konuşma sınavı aynı anda iki öğretim elemanı tarafından yapılır, öğrenciler yine komisyon tarafından hazırlanmış soruların bulunduğu zarftan soru seçerler ve sınav notu iki öğretim elemanı tarafından önceden hazırlanan ölçütlerin bulunduğu değerlendirme kâğıdından faydalanılarak ve bir uzlaşıya varılarak verilir. Toplam notun %15’i kaydedilir. Yazma notu komisyon tarafından hazırlanan üç yazma konusundan biri seçilerek yazılmış kompozisyonun iki ayrı öğretim elemanı tarafından, yine hazırlanan ölçütlere göre değerlendirilip uzlaşıya varması sonucu verilir ve toplam notun %15’i kaydedilir. Tüm bu sınavların toplamı öğrencilerin test sınavlarının yanıtlarını işaretledikleri optik formda ayrılan kısma yazılıp kodlanır ve koordinatörlüğe teslim edilir. Son işlem ise optik formların optik okuyucuda okunmasıdır. Öğretim elemanı öğrencinin kaç soru yanıtladığını, sınavdan kaç alacağını bilemez. Ayrıca sözlü ya da yazılı yaptığı öğrenciler yıl içinde derslerine girdiği öğrencilerden farklıdır, bu nedenle öğrencilerin ismine göre değerlendirme yapmaz. Dolayısıyla öğrencileri sınıfta bırakmak üzere sınav okuma gibi yargılardan söz etmek hazırlık bölümünde çalışan eğitim emekçileri için haksız ve yerinde olmayan bir değerlendirme olur.

Sorumlu kim?

Geldiğimiz noktada sonuç öğrencilerin değil kurumun başarısız olduğunu göstermektedir. Koca bir öğretim yılında başarılamayanlar beş günlük bir kursla nasıl başarılabilir sorusunun yanıtı net değil midir? Bütünleme sınavına beş gün kala, beş günlük paralı bir kurs açmak üniversitelerimizde piyasalaşmanın ne boyutlarına geldiğini örneklemektedir. Okulumuzun web sitesinde de yer alan “Yüksekokulumuzun amacı hazırlık eğitimi verilen fakülte, yüksekokul ve enstitülerin öğrencilerinin yabancı dildeki derslerini takip edecek düzeye getirmektir” ifadesi ne derece karşılık bulmaktadır? Açılan bütünleme sınavına hazırlık kursu bu amaca ne bakımdan hizmet etmektedir?

Öğrencilerin ve çalışanlarının görüşlerinin alındığı, kurulların etkili biçimde işletildiği, eleştirileri ve önerileri dikkate alan bir yönetim anlayışı için mücadelemizi sürdüreceğiz!

Şimdi öğrencilerimiz haklı olarak öfkeliler, mutsuzlar ve tepkilerini dile getirmeye çalışıyorlar. Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Şube olarak onların yanındayız. Baştan beri resmi olarak başvurularımız ve üyemiz olsun olmasın yanlış gidişata tepki gösteren ama sonuç alamayan tüm yabancı diller personelinin de yanındayız. Şimdi yeniden dile getiriyoruz: Baskı, tepeden inme kararlar, eleştirilere kulak tıkama, öğrencilerin taleplerini görmezden gelme, ben yaptım oldu mantığı ile kurumlar yönetilemez. Herkesin görüşlerinin alındığı, öğrencinin öğrenimine ve kazanımlarına odaklanan, akademik kurulların işletildiği, sınav ve not vermenin şeffaflaştırıldığı bir yönetim anlayışı ve sistem istiyoruz. Şimdiye kadar bunları istedik, çözüm yolu bulunmazsa işlerin kötüye gideceği konusunda uyarı yaptık ve ne yazık ki haklı çıktık. Öğrencilerimiz mağdur oldular. Şimdi yeniden söylüyoruz. Bu üniversitenin ve okulun en önemli bileşeni öğrencidir, bizler onlar için buradayız, daha fazla sorun yaşanmadan öğrencileri ve YDY öğretim elamanlarını dinleyin artık. Üniversiteler bilim için vardır, para kazanmak için değil. Öğrencilerin ve çalışanlarının görüşlerinin alındığı, kurulların etkili biçimde işletildiği, eleştirileri ve önerileri dikkate alan bir yönetim anlayışı için mücadelemizi sürdüreceğiz. Öğrenci arkadaşlarımızın mağduriyetlerine yönelik açıklama, beyan ve uygulamaların da takipçisi olacağız.

07.07.2014/ Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Şube