2015-2016 Akademik Yılı Açılırken

Üniversitelerin durumu özetle, iç açıcı değil, yerlerde sürünüyor. Her bir sorunu tek tek açıklamaya kalkışsak kitap olur. Alt alta yazsak çok uzun ve kuru bir bildiri olur. Üniversite bileşenlerinin yani öğretim elemanları, öğrenciler, idari ve teknik personelin ayrı ayrı dağ gibi sorunlarının yanı sıra ortak sorunları da var. En önemlilerini sıralayalım ve ne yapılması gerektiğine birlikte karar verelim.

Öncelikle üniversiteler özgür ortamlar değiller. “Artık değiller” demeyi bile çok isterdik ancak çok uzun süredir değiller. Her türlü baskı, takibat, soruşturma, cezalandırma, yıldırma, kısıtlama, ihlal açıktan ya da üstü örtülü biçimde yoğunlaşmış durumda.

Kadro sorunları, atama kriterleri, çalışma ortamındaki çeşit çeşit aksaklıklar, ağır ders ve sınırları pek de belli olmayan diğer görev yükleri, yetersiz maaşlar öğretim üye ve görevlilerinin başlıca sorunları. Araştırma görevlileri, uzmanlar ve okutmanların güvencesizlikleri, yaşadıkları birçok sorunun kaynağı.
Düşük ücretler, idarelerin keyfi görevlendirmeleri, mobbing, özlük haklarındaki eksiklikler, aşırı iş yükleri, işyerlerindeki ayrımcılıklar idari, teknik ve hizmet personeli ile taşeron firma çalışanlarının belli başlı sorunları.

Harçlar, yetersiz barınma, beslenme, ulaşım olanakları, sosyo-kültürel-sportif olanaksızlıklar, ifade ve örgütlenme özgürlüğünü kısıtlamak için her fırsatı kullanan yönetimler, baskılar, soruşturmalar, cezalar, polisiye takibatlar, akademik özgürlük fikrinden bi haber değişik çetelerin saldırıları öğrencileri boğan temel konular.

Tüm bunların yanında müreffeh ve huzurlu bir ülkede yaşamıyor oluşumuz yukarıdaki tabloyu daha da katlanılmaz hale getiren bir diğer etmen.

Yeni öğretim yılında, önce ülkede ve komşularımızda barış istiyoruz. Kimsenin ölmesini ve öldürmesini onaylamıyoruz.  Tüm sorunların çözümünün siyaseten mümkün olduğunu biliyoruz. Siyasetin ilk fiilinin de dinlemek ve konuşmak olduğunu hatırlatmak istiyoruz.Üniversitelerin de konuşmak, sorgulamak, itiraz etmek, eleştirmek, karşı çıkmak için özgürlük ortamları olması gerektiğini bir kez daha belirtmek istiyoruz.
Bu taleplerimizi daha güçlü dile getirmek ve hayata geçirmek için sizleri örgütlenmeye, örgütlü davranmaya davet ediyoruz.


Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Şube Yürütme Kurulu