DEÜ ek ders ücretlerini koşulsuz ödemelidir!

Bilindiği üzere Covid-19 salgınının Türkiye’de yayılmasını engellemek amacıyla, 22.03.2020 tarihli ve 2020/4 sayılı Cumhurbaşkanlığı genelgesi ile Türkiye’deki tüm kamu emekçileri için uzaktan ve dönüşümlü çalışma uygulaması başlatılmıştır. Söz konusu Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’nde “esnek çalışma yöntemlerinden faydalanan çalışanların istihdamlarına esas görevlerini fiilen yerine getirmiş sayılacakları ve mali ve sosyal hak ve yardımları ile diğer özlük haklarının saklı kalacağı” ifade edilmiştir. 

Üniversiteler de ilgili genelge kapsamında 23.03.2020 tarihinde uzaktan-dönüşümlü çalışmaya ilişkin usul ve esasları belirleyerek “uzaktan eğitime” geçme kararı almış ve akademik takvim yeniden düzenlenerek 2019-2020 Bahar dönemi bütünüyle uzaktan eğitim usulüyle tamamlanmıştır.

Genelgede sıralanan güvencelere rağmen, öğretim elemanlarının zorunlu ders yükleri üstünde verdikleri “ek derslerin” ödemesi aradan geçen 4-5 aylık zaman dilimine karşın gerçekleştirilmemiştir. Bu konuda Şubemiz tarafından daha önce üniversitelere yazı yazılmış ve ödemeler konusunda talepte bulunulmuştur. Ödemelere ilişkin gerek YÖK gerekse Maliye Bakanlığı’ndan görüş sorulup bu konuda çözüm bulunabilecekken; birim yöneticilerinin ödeme yapmayıp ek ders ücretleri için sorumluluk almaktan kaçındığı bilgisi tarafımıza ulaşmıştır.

Talep ve duyurularımız neticesinde kimi üniversiteler ödemeleri gerçekleştireceğini duyurmuştur. Bu hafta başında, Dokuz Eylül Üniversitesi’nin ödemeler için öğretim elemanlarına zorunlu bir “beyan dilekçesi” imzalatmaya başlandığını öğrenmiş bulunuyoruz. Söz konusu dilekçeye göre “uzaktan eğitim yoluyla yapılan tüm derslere ilişkin kayıtların öğretim elemanı tarafından saklandığı ve gerek dış gerekse iç denetlemelerde gerek görüldüğünde temin edileceği, ayrıca temin edilemeyen belgeler söz konusu olduğunda ödenen ek ders ücretlerinin faiziyle birlikte geri alınacağının kabulü” konusunda taahhüt vermeye zorlatıldığı anlaşılmaktadır. Kamu emekçilerine imzalatılmaya çalışılan bu dayatmacı beyan, Anayasa ve yasalarca teminat altına alınmış olan “Dilekçe Hakkı”na alenen aykırıdır.

Dokuz Eylül Üniversitesi’nde uzaktan eğitime geçildikten sonra önce Microsoft Teams üzerinden dersler verilmeye başlanılmış, daha sonra SAKAI olarak adlandırılan uzaktan eğitim platformuna geçiş kararı alınmıştır. Altyapı eksiklikleri ve teknik sorunlar nedeniyle bu yeni platformda birçok dersin yapılamadığı yönünde şikayetler ortaya çıkmış ve kimi öğretim elemanlarının Teams üzerinden derslerini yürüttükleri, hatta dersin yürütülüş biçimine göre mail ya da alternatif iletişim kanallarını kullandıkları bilgisi tarafımıza ulaşmıştır.

Durum böyle iken, sanki tüm öğretim elemanları sorunsuz şekilde aynı platformu kullanmışlar ve tüm ders kayıtları eksiksiz tutulmuş gibi bir beyan istemek, idarecilerin öğretim elemanlarının beyanlarına güvenmediğini düşündürtmektedir. Ek ders ödeme cetvelleri örgün eğitim sırasında, ilgili öğretim elemanının beyanı üzerinden hazırlanırken bugün böyle bir taahhüt istenmesi, üniversite idarecilerinin sorumluluğu bütünüyle öğretim elemanlarına yıkmaya çalıştığını göstermektedir.

Kullanılan program ve yasanmış/yaşanacak tüm teknik sorunlardan ve buna bağlı muhtemel veri kayıplarından akademik personel sorumlu değildir. Bu nedenle ileride ortaya çıkacak muhtemel itiraz ya da ihtilaflarda, sorumluluğun İdarede olacağı açıktır. Dayatılan beyanname, hak ve yetkilerini kullanan idarenin, mevzubahis hesap verme ve belgelendirme olunca sorumluluktan ve hukuktan kaçmaya çalıştığı izlenimi vermektedir.

Hem usul hem de esasa ilişkin itiraz ve açıklamalarımız nedeniyle Dokuz Eylül Üniversitesi’nin “dayatılmış beyan uygulamasına son vermesini” ve tüm “ek ders ödemeleri” ile “sınav ücretlerinin” vakit geçirmeksizin eksiksiz olarak ödenmesini talep ediyoruz. Ek ders ücretini alabilmek için, dayatılan bu matbu formu uygulaması kaldırılmalı, pandemi döneminde ders veren tüm üğretim elemanlarının ek ders ve sınav ücretleri koşulsuz şartsız, gecikmeksizin ödenmelidir.