Yemek yemiyoruz, açıklamaları yutmuyoruz!

DEÜ Genel Sekreterliği, yemek bedeli artışlarına ilişkin 2 Mart 2016 Çarşamba günü yaptığı duyuru ile yemek bedellerindeki fahiş artışları makul göstermeye çalışmaktadır. Bu açıklama, üniversitemizde görev yapan değerli ekonomistlerin, hukukçuların, maliyecilerin uzmanlıklarını küçümsemekte, emekçilerin ve sendikamızın yıllara dayanan deneyim ve birikimini yok saymaktadır.

Yutmuyoruz:

1) Yemek bedellerinin belirlenmesinde 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Uygulama Tebliği’nin dikkate alındığı belirtilmektedir. Daha önce yazdık, bu tebliğe göre, 2016 yılında yemek bedelleri 2015’e göre %6,6 ile %7,0 arasında artmıştır. DEÜ’deki artış oranları %25 ile %114 arasındadır.

2) Daha düşük ek göstergeli, yani daha düşük ücret alan kamu emekçilerinin daha yüksek oranlı yemek bedeli artışıyla karşı karşıya olmasının hiçbir gerekçesi bulunmamaktadır ve açıklanamamaktadır.

3) Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 30.12.2015 tarihli kararının esas alındığı belirtilmektedir. Asgari ücretler hiçbir biçimde kamuda yemek bedelini belirlemede bir faktör olamaz. Bu ifade gerçek dışıdır. Yaklaşık 10 milyon emekçinin asgari ücretle istihdam edildiği Türkiye’de asgari ücrette % 30 artış emekçilerin hayat pahalılığı karşısında bir ölçüde rahatlamasını sağlamışken %114 yemek bedeli zammı ile bu kazanımı sıfırlamaya çalışılmasını hiçbir biçimde kabul etmiyoruz.

4) “Gıda maddeleri ile girdi maliyetlerini oluşturan tüm unsurlarda yıllar bazında meydana gelen fiyat artışları ve çeşitli hizmet alımları yemek üretim maliyetlerini arttırarak olumsuz yönde etkilemiştir” denilmektedir. Bir kez daha altını çizelim: Tüketici fiyatları enflasyonu 2015 yılında % 8,81 olarak gerçekleşmiştir. Bunun bir alt kalemi olarak gıda fiyatları enflasyonu ise % 10,87 olarak kaydedilmiştir. Fakat yemeğin maliyeti tüketici fiyatları enflasyonu ile değil üretici fiyatları enflasyonu ile belirlenmelidir. 2015 yılında üretici fiyatları % 5,71 oranında artarken bunun bir alt kalemi olan dayanıksız tüketim malları enflasyonu % 6,73 oranında gerçekleşmiştir. Esasen Türkiye’de tarımın yok oluşunun sebeplerinden de biridir bu durumdur. Üreticiler ucuza satmakta tüketiciler pahalıya tüketmektedir. Aradaki fark, gıda fiyatları artışını bahane ederek halka pahalı hizmet götürenlerin kârı olmaktadır. Bir kamu kurumu olan üniversite bu duruma düşemez.

5) Üniversitemizde son üç yıldır, ilgili tebliğin, mecbur kıldığı artış dışında ücret artışı yapılmamasına özen gösterildiği iddia edilmektedir. Aşağıdaki tabloya bakalım:

Maliye 2011

DEÜ 2011

Maliye 2016

DEÜ 2016

Maliye 2011-2016 artış %

DEÜ 2011-2016 artış %

Ek göstergesiz görevlerde bulunanlardan

0.90 TL

1.35 TL

1.12 TL

3.00 TL

% 33

% 140

1100’e kadar (1100 dahil) ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

1.50 TL

1.60 TL

1.87 TL

3.75 TL

% 34

% 150

2200’e kadar (2200 dahil) ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

1.82 TL

1.85 TL

2.29 TL

4.00 TL

% 35

% 129

3600’e kadar (3600 dahil) ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

2.34 TL

2.55 TL

2.95 TL

4.50 TL

% 35

% 88

4800’e kadar (4800 dahil)  ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

3.07 TL

3.15 TL

3.90 TL

5.00 TL

% 36

% 67

4800’den daha yüksek ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

3.40 TL

3.70 TL

4.33 TL

6.00 TL

% 37

% 71

2011’den bu yana her yıl Maliye Bakanlığı ilgili tebliğinde gösterilenden daha yüksek artışlar yapılarak bu yılki fahiş fiyatlar düzeyine gelinmiştir. Artış yapılmayan tek kalem misafir yemek bedelleridir. O da bu yıl % 25 oranında zamlanmıştır.

6) “Son üç yıldır, ücretler bütçeden süspanse edilmiştir” denilmektedir. Öncelikle kavramları düzeltelim. Ücret emekçiye ödenir, söz konusu yemek bedelidir. Süspansiyon mekanik biliminde olur, kastedilen sübvansiyondur.

Esasen, 19/11/1986 tarih ve 86/11220 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe giren Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliği’nin 4. maddesine göre “yiyecek yardımının gerektirdiği giderler, yemek maliyetlerinin yarısını aşmamak üzere, bu Yönetmelik kapsamına dahil memur kadrosu adedine göre kurum bütçelerine konulacak ödeneklerle karşılanır. Ödenek dağıtımı yemek servisi kurulacak kurumdaki memur sayısı dikkate alınmak suretiyle yapılır. Yemek bedelinin bütçeden karşılanamayan kısmı yemek yiyenlerden alınır.”

Yani bir sübvansiyon değil hak söz konusudur. Her bir emekçi için merkezi bütçeden üniversite bütçesine pay aktarılmaktadır. Yemek maliyetinin yarısı merkezi bütçeden karşılanmakta, diğer yarısı maliye bakanlığı tebliğine göre çalışandan alınmaktadır. Üniversitemiz en düşük yemek bedeli olan 3,00 TL kadar da merkezi bütçeden alarak bir öğünü 6 TL’ye mal ediyorsa yemekhanelerde her gün Chateaubriand (Şatobiryan) ya da karides güveç yiyor olmamız gerekir ki genellikle yediğimiz endüstriyel üretim yavan tavuk etidir.

7) Üstelik kurumda çalışan memur kadrosu adedine göre pay aktarılmaktadır. 7000 emekçinin çalıştığı üniversitemizde haftalık yemek kartı dolduranların oranı % 10’lardadır. Yani değişik gerekçelerle (yemek bedelini yüksek bulmak, yemek kalitesini düşük bulmak, yemekhane ortamını yetersiz bulmak vb.) yemek yemeyen çalışanlar için merkezi bütçeden ayrılan ödenekle bile yemek bedelleri karşılanabilmektedir.

8) “Son dönemde sıklıkla yaşanan fiyat ve ücret artışları, sunulan hizmet maliyetlerini büyük ölçüde arttırarak süspanse edilemez boyutlara çıkarmış ve Üniversitemiz bütçesini zorlamıştır” denmesine karşın, Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliği’nin 9. maddesine göre “yemek servisinde görevlendirilen personel giderleri, kira, amortisman, su, elektrik ve havagazı giderleri yemek maliyetine dahil edilmez”. Yani maliyete dahil edilmeyen kalemler maliyet unsuru gibi gösterilmektedir.

9) “Düzenleme yapılırken; Vilayet ile İzmir ve çevre illerdeki devlet üniversiteleri ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının yemek fiyatları göz önünde bulundurulmuş, emsal alınarak aynı seviyede tutulmuş, hatta altında belirlenmiştir.” Biz de araştırdık. Tablo gerçekten vahimdir. Özellikle Ege Üniversitesi Dokuz Eylül’den daha fahiş bedeller almaktadır. Diğer üniversitelerimiz de Maliye tebliğinin iki katına yaklaşan oranlarda bedel aldıkları görülmektedir. Kötü örnek, örnek olamaz, olmamalı. Rektörlüğümüz diğer üniversitelere iyi örnek olmayı tercih etmelidir.

DEÜ

İYTE

Ege

Kâtip Çelebi

Ek göstergesiz görevlerde bulunanlar

3.00 TL

2.25 TL

4.40 TL

3.00 TL

1100’e kadar (1100 dahil) ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

3.75 TL

2.50 TL

5.00 TL

3.00 TL

2200’e kadar (2200 dahil) ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

4.00 TL

2.75 TL

5.50 TL

3.00 TL

3600’e kadar (3600 dahil) ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

4.50 TL

3.50 TL

6.00 TL

3.00 TL

4800’e kadar (4800 dahil) ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

5.00 TL

4.75 TL

6.40 TL

3.00 TL

4800’den daha yüksek ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

6.00 TL

4.75 TL

7.50 TL

3.00 TL

Yemek hakkımızı geri verin!

70 bin öğrenci, 7 bin emekçinin olduğu üniversitemizde günde ortalama 9 bin öğle yemeği servis edilmesi, üniversite bileşenlerinin %85’den fazlasının yemekhanelerden yararlanamadığının göstergesidir. Yapılan yeni artışlar bu kötü tabloyu daha da vahim hale getirmektedir. Yapılması gereken, yıllardır dile getirmemize rağmen gerçekleşmeyen, üniversite bileşenlerinin katılımıyla yemekhane sorununu çözmektir. Stratejik Planlarda bile paydaş olarak yer verilmeyen sendikaların katkılarını dikkate almaya başlamak doğru bir ilk adım olacaktır.

Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Şube Yürütme Kurulu